Soru Sor
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Yusuf Suresi, bir başka adıyla Ahsanel Gasas; Kuran'ı Kerim'in 12. suresidir. 111 ayet olan bu sure Mekkidir yani Mekke'de inmiştir.
Bu sure Hz. Yusuf'un hayatını detaylı bir biçimde, adeta bir senaryo gibi anlatmaktadır, şekil ve muhteva yönünden Kuran'da bir benzeri yoktur. Surenin okuyucuya verdiği ana tema; Rabbimizin kudretidir.Küçük Yusuf'un rüyasıyla başlar bu surenin hikayesi. Bu rüyadan anlamıştır Hz. Yakup Yusuf'un gelecekte pek yüce bir makama ulaşacağını. Ve Yusuf'a tabir ederken rüyasını; ''Rabbin sen özel bir inayetle seçecek ve sana muhteşem nimetler verecek'' der. Ama sonradan gelişen olaylar hep Yusuf'un aleyhine olur. Onu koruyup gözetmesi gereken kardeşlerinin hışmına uğrar önce, ıssız bir kuyuya atılır.Sonra çok uzak diyarlarda köle diye satılır. Artık Mısır'da köledir, Hz. İbrahim'in güzel torunu. Yaşadığı saray zindandan daha kötüdür onun için. Bu yüzden Rabbinden zindana gitmeyi ister. Sarayda etrafında dönen güzel yüzlü kadınlar onun için cehennem zebanileridir artık. Duası kabul olur. Saraydan kurtulup zindana düşmüştür!. Uzun yıllar unutulur zindan köşelerinde. Ama o mutludur. Çünkü Rabbi onu ve o da Rabbini unutmamıştır. Gördüğü rüyanın tabirine az kalmıştır. Mısır padişahının göreceği perişan rüya, onu rüyasına kavuşturacaktır. Artık herkesin unuttuğu Yusuf, herkesin ümit kaynağı olmuştur. Onun eliyle çözülmeye başlar bütün kör düğümler. Mısır halkı da uzak diyarlardaki insanlarda ona gelmeye başlar; '' Ya eyyuhel Aziz'' Ey yüce! Ey ulu insan! bize merhamet et, bize acı. Derler. O'nun kalbi merhamet, şefkat doludur. Gelenleri boş çevirmez, en çok da onu mahrum edenlere verir! O'nu kuyuya atan kardeşleri de dahil.En son yıllardır uzak düştüğü babasına da kavuşur. Ve rüyası gerçekleşmiştir. Rabbinin vaat ettiği yüce makama ulaşmıştır. Ama bu şan ve şöhret, bu mülk ve makam onu Rabbinden gafil etmemiş ve en son Rabbine şöyle yakarmıştır:رَبِّ قَدْ آتَيْتَنِي مِنَ الْمُلْكِ وَعَلَّمْتَنِي مِن تَأْوِيلِ الأَحَادِيثِ فَاطِرَ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضِ أَنتَ وَلِيِّي فِي الدُّنُيَا وَالآخِرَةِ تَوَفَّنِي مُسْلِمًا وَأَلْحِقْنِي بِالصَّالِحِينَ Ey Rab’bim! Mülkten bana (nasibimi) verdin ve bana sözlerin yorumundan (olayların hakikatini görmeyi ) öğrettin. Ey gökleri ve yeri yaratan! Sen dünyada da ahirette de benim sahibimsin (velimsin - herşeyimsin) . Teslimiyetle beni katına al ve beni sâlihlerin arasına kat!".
Tarih: 2017-01-16 14:14:17 Kategori: Din
Soru Tarat
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Hz. Yusuf Suresi Nedir
Bu sure Hz. Yusuf'un hayatını detaylı bir biçimde, adeta bir senaryo gibi anlatmaktadır, şekil ve muhteva yönünden Kuran'da bir benzeri yoktur. Surenin okuyucuya verdiği ana tema; Rabbimizin kudretidir.Küçük Yusuf'un rüyasıyla başlar bu surenin hikayesi. Bu rüyadan anlamıştır Hz. Yakup Yusuf'un gelecekte pek yüce bir makama ulaşacağını. Ve Yusuf'a tabir ederken rüyasını; ''Rabbin sen özel bir inayetle seçecek ve sana muhteşem nimetler verecek'' der. Ama sonradan gelişen olaylar hep Yusuf'un aleyhine olur. Onu koruyup gözetmesi gereken kardeşlerinin hışmına uğrar önce, ıssız bir kuyuya atılır.Sonra çok uzak diyarlarda köle diye satılır. Artık Mısır'da köledir, Hz. İbrahim'in güzel torunu. Yaşadığı saray zindandan daha kötüdür onun için. Bu yüzden Rabbinden zindana gitmeyi ister. Sarayda etrafında dönen güzel yüzlü kadınlar onun için cehennem zebanileridir artık. Duası kabul olur. Saraydan kurtulup zindana düşmüştür!. Uzun yıllar unutulur zindan köşelerinde. Ama o mutludur. Çünkü Rabbi onu ve o da Rabbini unutmamıştır. Gördüğü rüyanın tabirine az kalmıştır. Mısır padişahının göreceği perişan rüya, onu rüyasına kavuşturacaktır. Artık herkesin unuttuğu Yusuf, herkesin ümit kaynağı olmuştur. Onun eliyle çözülmeye başlar bütün kör düğümler. Mısır halkı da uzak diyarlardaki insanlarda ona gelmeye başlar; '' Ya eyyuhel Aziz'' Ey yüce! Ey ulu insan! bize merhamet et, bize acı. Derler. O'nun kalbi merhamet, şefkat doludur. Gelenleri boş çevirmez, en çok da onu mahrum edenlere verir! O'nu kuyuya atan kardeşleri de dahil.En son yıllardır uzak düştüğü babasına da kavuşur. Ve rüyası gerçekleşmiştir. Rabbinin vaat ettiği yüce makama ulaşmıştır. Ama bu şan ve şöhret, bu mülk ve makam onu Rabbinden gafil etmemiş ve en son Rabbine şöyle yakarmıştır:رَبِّ قَدْ آتَيْتَنِي مِنَ الْمُلْكِ وَعَلَّمْتَنِي مِن تَأْوِيلِ الأَحَادِيثِ فَاطِرَ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضِ أَنتَ وَلِيِّي فِي الدُّنُيَا وَالآخِرَةِ تَوَفَّنِي مُسْلِمًا وَأَلْحِقْنِي بِالصَّالِحِينَ Ey Rab’bim! Mülkten bana (nasibimi) verdin ve bana sözlerin yorumundan (olayların hakikatini görmeyi ) öğrettin. Ey gökleri ve yeri yaratan! Sen dünyada da ahirette de benim sahibimsin (velimsin - herşeyimsin) . Teslimiyetle beni katına al ve beni sâlihlerin arasına kat!".
Tarih: 2017-01-16 14:14:17 Kategori: Din
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Yorum Yapx